mark zuckerberg'in zekasına hayranım. facematch'in çıkış hikayesi çok etkileyici. fikir tabi ki önemli fakat o fikri herkes kısa süre içinde çalışır bir uygulama haline getiremez. maalesef çoğumuz bu kadar zeki doğmuyoruz. insanlık nüfusunun çoğu zeki değil.

ford markasının sonradan dönüştürülme falan olmayan ilk tam elektrikli arabası. suv kasa. arkada mustang imzalarından olan üçlü stop lambası bulunuyor, arkada ve önde mustang logosu yer alıyor. en düşük versiyonu olan standart range rear wheel drive modeli, ev-database 'e göre 345 km menzili var. en fazla 180 km/h ile sınırlanmış durumda. 115kw dc akımla dolabiliyormuş ve 35km menzilden 276km menzile 38 dakikada şarj edilebileceği yazılmış. tavanı cam fakat açılmıyor. ön tarafta arabayı domine eden dikey ve büyük bir tablet bulunuyor. bire bir tesla'nın tableti gibi değil. alt kısmında ekran üzerinde fiziksel bir ses ayarlama düğmesi var. bu düğme biraz garip duruyor sanki daha küçük olsa güzel duracak gibi. türkiye için hayallerin sınırlarında bir araba fakat ford'un ilk arabası olmasına rağmen menzili ve tasarımıyla ben beğendim.

yeni  tanıştığım  güzel  katılımcı  sözlük.

türkçe bir karşılığı yok sanırım. genellikle erkekler için kullanılıyor. bir kadına/erkeğe karşı çılgına döndüğünüzde ya da o kadın/erkek aklınızı başınızdan aldığında, kontrolünüzü ele geçirmesine izin verip normalde yapmayacağınız şeyler yapma haline deniyor.
mesela birisine sürekli hediyeler alıp tüm servetini harcayan kişi simping yapmış oluyor. ya da oyun oynamayı çok seven birisi oyunun ortasında çıkıp a kişisinin yanına gittiğinde simping yapmış oluyor.

kaynak: national library of medicine
fulminan t1dm, t1dm'in 2000'de japon bilim adamı imagawa tarafından tanımlanmıştır. hastalık hızlı başlar ve ß hücreleri kısa bir sürede neredeyse tamamen işlevsiz hale gelir. doğru zamanda tanı konmaz ve hızlı tedavi edilmezse hastalığı kontrol altına almak zordur ve ölüm riski artar. mevcut literatüre göre ft1dm, ana olarak asya sarı ırkta gözlenir. olgular doğu asya özellikle japon popülasyonunda daha sıktır. imagawa, ft1dm hastalarının büyük çoğunluğunun diyabet antikorları açısından negatif olduğunu bildirmiştir. (pratik olarak non-otoimmün olarak kabul ediliyor. bu kaynakta yazmıyordu)
ft1dm başlangıcının muhtemelen virüs enfeksiyonu ile ilişkili olduğu varsayıldı. enterovirüsün neden olduğu ß hücre hasarının, rig-1 ve tlrs ile önemli ilişkileri olduğu düşünülüyor. enterovirüs enfeksiyonunun, ß-hücrelerinde cxcl10 ekspresyonunu indüklediği ve bunun makrofajları, ß-hücrelerine saldırmak için aktive ettiğinden dolayı onarılamaz hücre hasarına sebep olduğu bildirilmiştir.
hamile kadınlar zaten diyabete daha duyarlıdır ve ft1dm açısından da risk altındalar.

depresyonda olan ana karakterimiz bir yıl boyunca uyumaya çalışıyor. bu yıl boyunca düşüncelerini, doktoruyla olan konuşmalarını ve arkadaşı ile olan sohbetlerini okuyoruz.

bknz. gidik kız

17 yıl sonra friends ekibinin yeniden birleşme dönemidir. diğer adı da the one where they get back together. gerçekten çok duygusal bi bölüm olmuş. eğer dedikleri gibiyse arkadaşlıkları dizidekinden bile daha güçlü. ayrıca sadece baş karakterler değil bazı yan karakterler de katılmış. ama mike hannigan karakterini canlandıran paul rudd'un katılmaması garip olmuş. bunun dışında gayet güzel ve nostaljik bi birleşme bölümüydü.

akciğer toplardamarlarının sağ atriyuma açılmasından kaynaklanan bir hastalıktır.
normalde sağ atriyuma vena kavalar açılır, daha sonra buradaki kan sağ ventriküle fırlatılır. sağ ventrikül ise kanı, oksijenlenmesi için akciğerlere yönlendirir. akciğerlerden dönen kan ise sol atriuma boşalır. fakat tapvd hastalığında sol atriuma değil sağ atriuma dönüş olur. bu durumda sol atrium ve ventriküle kan gelmez. tapvd hastasının hayatta kalabilmesi için sağ taraftaki kanın bir şekilde sola geçmesi gerekir. çünkü kanı, vücuda gönderen kalbin sol tarafıdır.
bu geçiş genelde atrial septal defekt yoluyla olur. sanırım ductus arteriosus ile de oluyor.

alfa-1 adrenerjik etkileri:
- vazokonstrüksiyon
- periferal damar direnci
- mukozal ödem

alfa-2 adrenerjik etkileri:
- insülin salınımı
- norepinefrin salınımı

beta-1 adrenerjik etkileri:
- inotropik etki
- kronotropik etki

beta-2 adrenerjik etkileri:
- bronkodilatasyon
- vazodilatasyon
- glikojenoliz
- mediatör salınım